Gazeteciler Cemiyeti Binası, Gazipaşa Mahallesi'nde Uzun Sokak'ın hemen başlangıcında, gayrimüslimler tarafından inşa edilmiş yapılardan biridir. Giriş kapısı üzerindeki kilit taşına yazılan kitabesine göre 1894 yılında konak olarak inşa edilmiştir. İki katlı yapı, Trabzon’da inşa edilen Neoklasik dönem yapılarının özelliklerini taşımaktadır. Günümüzde Gazeteciler Cemiyeti olarak yeniden işlevlendirilen yapı bu işlev ile kullanılmaya devam etmektedir.
Haritada Bul
Yapı, Gazipaşa Mahallesi'nde Uzun Sokağın hemen başlangıcında, yani güney kanadında gayrimüslimler tarafından inşa edilmiş yapılardan biridir. Yapının, 1894 yılında inşa edildiği giriş kapısı üzerindeki kilit taşının üzerine Latin rakamlarıyla yazılmıştır. Ev olarak inşa edilen yapı, günümüzde Gazeteciler Cemiyeti olarak yeniden işlevlendirilerek kullanılmaya devam etmektedir.
İki katlı olarak inşa edilen yapı, Trabzon’da inşa edilen Neoklasik dönemin bütün özelliklerini üzerinde taşıyan ve günümüze de orijinal olarak gelebilen yapılardan birisidir. Alt katındaki pencereleri, daha sonraki tadilatlar sırasında büyütülerek değiştirilmiş olsa da cephesindeki bütün unsurlarıyla Neoklasik dönem özelliklerini yansıtmaktadır. Zemin ve üst kat düzenlemesiyle iki katlı olarak inşa edilmiş olan yapı, tamamen kesme taş malzemeden yapılmıştır. Zemin katı ile üst katı arasında profilli silmelerle, yani kat silmesiyle iki katı birbirinden ayrılmıştır. Balkon ya da giriş kapısı üzerindeki sundurma biçimlenmeleri, şevron dizimleri, yağmur damlalıkları, konsol altı süslemeleri ile üslubun yansımaları ortaya konulmuştur. Ayrıca elips şeklinde ileriye taşıntılı olan Fransız balkonlarının demir parmaklıklarına kadar bütün unsurlarıyla cephelerde dönemin sevilerek uygulandığı mimari yapılanmayı göstermektedir. Cepheler üzerindeki pencerelerin taç kısımları, söve ya da kayıtların dışarıya taşırılmış olan biçimleri ve orta alandaki frontal bölümün dışarıya taşırılmış olması da yine üslubun mimariye uygulanışı olarak durmaktadır. Üst örtünün yalancı payelerle taşınıyor hissi verilmesi Milli Rönesans da denilen Neoklasik üslubun vazgeçilmez uygulamalarındandır. Yalancı taşıyıcıların dor biçiminde sütun başlıklarının akroterleri taşır gibi görüntüsü cepheye ayrı bir estetik katmıştır. Üçgen alınlık ve yuvarlak pencere de dahil cephenin bütün unsurları, Neoklasik dönemin Avrupa'daki uygulamalarının ya da başkent İstanbul’dakilerin bir benzeri olarak Trabzon’da da karşımıza çıkmaktadır. Yapının saçağı taş malzeme ile altı kademeli olarak dışarıya doğru taşırılmış ve üzeri muhtemelen orijinalinde Marsilya kiremiti ile kaplıyken daha sonraki yıllarda bu değiştirilerek yenilenmiştir.